Politika Servisi
Ekonomiden bürokrasiye, dış politikadan yargıya dek ülkeyi her alanda yıkıma götüren Saray yönetimi hala güçlü olduğu imajı yaratmak için çırpınıyor. 22 bin 102 liraya geçinmek zorunda kalan asgari ücretli, ürününü tarlada bırakmak durumunda kalan çiftçi, düşük maaşlarla hayatta kalmaya çalışan emekli, geleceği çalınan gençler derinleşen yoksullukla boğuşuyor. Yargı sopasıyla rakiplerini yarış dışı bırakmaya çalışan rejim İBB operasyonlarıyla belediye başkanlarını içeri atıyor. Ülkenin kaynaklarını sermayeye peşkeş çeken iktidar, dış politikadaki başarısızlığı da kahramanlık hikayeleriyle perdeleyip, İran-İsrail savaşı üzerinden “milli mutabakat” söylemiyle içeriyi tahkim etmenin yollarını arıyor.
Erdoğan, partisinin dünkü grup toplantısında CHP’yi sert dille eleştirirken, ekonomiyle ilgili açıklamalarda da bulundu. Hayat pahalılığına karşı mücadelede mesafe alındığını savunan Erdoğan, CHP’li isimlere yönelik operasyonlara işaret ederek CHP lideri Özgür Özel ve parti yönetiminin etkin pişmanlıktan faydalanması gerektiğini söyledi. Erdoğan’ın dünkü açıklamaları ne söylerse tam tersini yapan, ne yaparsa tam tersini söyleyen rejimin geldiği noktayı gözler önüne serdi. Erdoğan’ın açıklamalarını başlıklar halinde değerlendirdik.
Yargı:
Konuşmasının büyük bölümünde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i hedef alan Erdoğan, ana muhalefet partisini “düşman hukuku” uygulamakla suçladı. Muhalefet, düşman hukuku söylemini İBB operasyonlarının ardından iktidara karşı söylemişti. 19 Mart’tan bu yana geçen 3 ayda ne iddianame hazırlandı ne de toplumu ikna edecek bir “turp” bulundu. Son yerel seçimlerden bu yana 15 belediyeye kayyum atandı ya da belediye yönetimi AKP’ye geçirildi. Buna rağmen “İstanbul’a çöreklenmiş bir avuç haraminin güdümünden bir türlü çıkamayan ana muhalefetin durumu demokrasimize de Türk siyasetine de asla yakışmamaktadır” diyen Erdoğan, Özel ve CHP yönetimine “etkin pişmanlıktan” faydalanma çağrısı yaptı.
Ekonomi:
Saray yönetiminin krizlere soktuğu, enflasyonun tavan yaptığı, asgari ücretin daha halkın cebine girmeden eridiği, emeklinin kıt kanat hayatta kalmaya çalıştığı, yurttaşın ucuz gıda kuyruklarında beklediği ekonomik düzen, halkı canından bezdirdi. Tüm kamuoyu yoklamalarında ülkenin en yakıcı sorusunu açık ara farkla ekonomik sıkıntılar, derinleşen yoksulluk ve işsizlik çıkarken Erdoğan yine pembe masallar anlattı. CHP Lideri Özel’i ekonomiye yönelik eleştirileri üzerinden hedef alan Erdoğan, “Özel’in matematiğinin iç açıcı olmadığı anlaşılıyor. Göreve geldiğimizde 184 liraydı asgari ücret. 170 litre mazot alınıyordu bununla. 4 kez aracını fullüyordu asgari ücretli. Bugün ise 445 litre mazot alınabiliyor ve arabasının deposunu ayda 10 kez doldurabiliyor” dedi. Hayat pahalılığının farkında olduklarını ve bu durmu düzeltmek için çalışmalar yürüttüklerini savunan Erdoğan, “Hayat pahalılığının farkındayız. Enflasyonla mücadelede mevzi kazandıkça, inşallah, 86 milyonun tamamının refahını, alım gücünü ve hayat standardını daha da yükselteceğiz” ifadelerini kullandı.
Yönetim:
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçişle birlikte güçler ayrılığı ortadan kalkarken tüm yönetim mekanizması “tek adam” üzerine şekillendi. Meclis işlevsiz hale getirildi, siyasetten ve ülkenin yakıcı sorunlarından bile bihaber AKP-MHP milletvekilleri ihtiyaç halinde devreye sokulan bir onay mekanizmasına dönüştü. En tepeden en alta devletin kurumları işlevini yitirdi. Devlet yönetimindeki beceriksizlik her geçen gün daha da yakıcı hale geldi. İktidar buna rağmen CHP’yi ve CHP’li belediyeleri suçladı. Erdoğan, “Ne yapacağını bilemeyen yalnızca CHP Başkanı Sayın Özel’dir. Tavsiyem kendini çok yormasın, hırpalamasın. Acemisi olduğu konularda kürsüden atıp tutmak yerine iyi bildiği meselelerden bahsetsin. Toplanmayan çöplerden, yanan otobüslerden, ödenmeyen SGK borçlarından bahsetsin. İflası eşiğine getirdikleri belediyelerden bahsetsin” dedi. Erdoğan ayrıca “bakkal dükkanı değil devlet yönetiyoruz” ifadelerini kullandı.
GERÇEĞİ GİZLEME ÇABASI
Ülkenin en yakıcı sorunlarını hasıraltı etmeye çalışan rejim, İran-İsrail savaşı üzerinde “iç tahkimat” söylemini devreye soktu. Savaş konseptiyle iç politikayı da yeniden dizayn etmeye çalışan iktidarın niyeti Erdoğan’ın dünkü açıklamalarına yansıdı. Erdoğan konuya ilişkin şunları söyledi: “Ana muhalefetin durumu demokrasimize de Türk siyasetine de asla yakışmamaktadır. Bir düşman hukukundan bahsedilecekse asıl düşman hukuku budur. Sayın Özel ve CHP yönetiminin, yanlışta ısrar etmekten vazgeçip etkin pişmanlıktan faydalanması gerektiğine inanıyoruz. Bunun vakti çoktan gelmiştir.”
PEMBE MASALLAR
Her sıkıştığında geçmişi örnek veren Erdoğan yine bildik cümleleri sıraladı. “Bu ülke AK Parti iktidarına kadar kendi silahını üretmedi. İmkanı mı yoktu, insan kaynağı mı yoktu? Hayır vardı. Ne yoktu? Bağımsızlık, özgürlük aşkı yoktu” diyen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Üretmeyeceksin, dediler üretilmedi. Haddini bileceksin dediler çizilen sınırlara uydular. Savunmada kelimenin tam anlamı ile destan yazdık. Geniş bir yelpazede milli projeleri hayata geçirdik. Teşviklerimiz ile savunma sanayimizin önünü açtık. Türkiye kendi semalarını yerli ve milli hava savunma sistemleri ile koruyan bir ülkedir.”
∗∗∗
AKARYAKIT ZAMMI KAPIDA
Cumhurbaşkanı Erdoğan CHP Lideri Özel’e “mazot” yanıtı verirken akaryakıta zam kapıda. Benzine 1.56 TL, motorine 1.87 TL zam bekleniyor. Petrol fiyatlarındaki hızlı artış akaryakıt pompa fiyatlarına hızla yansıyor. Benzinin litre fiyatına 1.56 lira, motorinin litre fiyatına 1.87 lira zam gelmesi bekleniyor. NTV’nin haberine göre; böylece İstanbul’da benzinin litre fiyatı 50 liraya, Ankara’da 50.66 liraya, İzmir’de 51 liraya yükselmesi bekleniyor. Motorinin litresinin İstanbul’da fiyatının 51.38 liraya, Ankara’da 52.23 liraya, İzmir’de ise 52.57 liraya çıkması bekleniyor.
