CHP’den Manavgat Operasyonu Hakkında Açıklama: Belediye Başkanı Nefi Kara’nın Üyeliği Askıya Alındı
Ankara, 14 Temmuz 2025 – Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Deniz Yücel, partisinin Manavgat Belediyesi’ne yönelik başlatılan soruşturmayla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Yücel, rüşvet kumpası olarak nitelendirdiği operasyon kapsamında Manavgat Belediye Başkanı Nefi Kara ve önceki dönem Belediye Başkanı Şükrü Sözen’in parti üyeliklerinin askıya alındığını duyurdu.
CHP Genel Merkezi’nde 15 Temmuz darbe girişiminin 9. yıl dönümünde yaptığı basın açıklamasında Yücel, darbe girişimini kınarken, mevcut iktidarı da yargı eliyle “millet iradesini yok saymakla” eleştirdi.
“Rüşvet Kumpasının Baş Aktörleri Disipline Sevk Edildi”
Deniz Yücel, Manavgat’taki soruşturmayla ilgili olarak şunları söyledi: “Manavgat’ta yaşanan süreçle ilgili olarak, bu rüşvet kumpasının baş aktörü olan Engin Türer, Cengiz Coşar ve Hüseyin Cem Gül kesin ihraç istemiyle disipline sevkine karar verilmiştir. Soruşturmanın selameti açısından da Belediye Meclis grubundan 7 kişinin gözaltına alınması ve bu meclis üyesi listelerinin oluşturulmasında dahli olmaları nedeniyle Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara ve önceki dönem Belediye Başkanı Şükrü Sözen’in üyelikleri askıya alınmıştır.“
“Yargı Darbesiyle Karşı Karşıyayız”
Yücel, 15 Temmuz’da darbenin karşısında demokrasinin yanında durduklarını vurgulayarak, “Ancak bugün Özgür Özel’in Genel Başkanlığındaki Cumhuriyet Halk Partisi ve onun seçilmiş belediye başkanları, bir yargı darbesiyle karşı karşıyadır. Millet iradesi gasp edilmekte, milletin seçtikleri yargı eliyle yok sayılmaktadır” dedi.
AKP iktidarının yükselen toplumsal muhalefet karşısında panik içinde olduğunu iddia eden Yücel, Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere CHP’li belediye başkanları ve bürokratların düzmece gerekçelerle cezaevine gönderilmek istendiğini söyledi.
Yargıya Güven ve Ahmet Özer Davası
Türkiye’de yargıya güvenin %20’lere düştüğünü belirten Yücel, 2024 Dünya Hukukun Üstünlüğü Endeksi raporuna göre Türkiye’nin 142 ülke arasında 117. sırada yer aldığını hatırlattı.
Deniz Yücel, bugün görülen ve Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tahliye kararı aldığı davaya da değinerek, “Sayın Ahmet Özer ile ilgili başlatılan dayanaksız, mesnetsiz ve çelişkilerle dolu iddiaların ardından tutuklama kararı verilmişti. Sayın Özer, 8 buçuk ay özgürlüğünden mahrum kaldı. Türkiye’nin en büyük ilçe belediyelerinden birine kayyum atandı. 2. kez hâkim karşısına çıkan Ahmet Özer Başkanımız bugün İstanbul İttifakı davasından tahliye kararı almıştır. Kararı elbette memnuniyetle karşılıyoruz ancak geç kalınmışlığın gölgesi bu kararın üzerinde olmaya devam edecek. Bu davanın hiçbir hukuksal temelinin olmadığı ortaya çıkmıştır. Sürecin tamamen siyasi olduğu görülmüştür” ifadelerini kullandı. Özer’in başka bir dosyadan tutukluluğu bulunsa da, kayyum atamasına neden olan dosyadan tahliye edilmesi nedeniyle kayyum uygulamasının da derhal sona ermesi gerektiğini savundu.
Manavgat’taki “Siyasi Kumpas” İddiası
Yücel, Manavgat’taki operasyonu “hukuk kılıfıyla bir siyasi operasyon” ve “açıkça bir siyasi kumpas” olarak nitelendirdi. “Baklavacı” olarak nitelendirdiği meclis üyesi ile emniyetin işbirliği içinde olduğunu iddia eden Yücel, olayın tüm adımlarının Manavgat Belediyesi’ni AKP’ye teslim etmek üzerine kurgulandığını öne sürdü. Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) istifanın geri çekilemeyeceğine ve yedeklerin çağırılmasına karar vermesiyle kumpasın boşa düştüğünü belirten Yücel, bugün CHP Meclis üyesi Mehmet Çiçek’in Manavgat Belediye Başkan Vekili seçildiğini açıkladı. Yücel, yaşananlarda CHP’nin tek kusurunun bu kişinin meclis üyesi yapılması olduğunu dile getirdi.
Ekonomi ve Siyaset Eleştirileri
Yücel, AKP iktidarının panik içinde yeni oyunlar kurduğunu ancak “algı operasyonlarının işe yaramadığını” söyledi. Emekli maaşlarındaki artışın yetersizliğine, LGS’deki usulsüzlük iddialarına ve yargının bağımsızlığına yönelik eleştirilerini sürdürdü.
Ülke ekonomisinin “bitkisel hayatta” olduğunu savunan Yücel, açlık sınırının 26 bin lirayı, yoksulluk sınırının ise 85 bin lirayı bulmasına rağmen iktidarın bu duruma duyarsız kaldığını belirtti. Yücel, “Ülkemizde artık konuşulması sakıncalı olan tek bir konu kalmıştır o da geçim sıkıntısı” dedi.
Konuşmasının sonunda iktidarı erken seçime davet eden Yücel, “Sandık geldiğinde bu millet 23 yıldır yaşadığı zulmün karşılığını en sert şekilde verecektir. O yüzden yüreğiniz varsa getirin sandığı diyorum!” ifadeleriyle sözlerini tamamladı.